içinde

BilimKurgu Dünyası..

James Cameron’dan Bilimkurgunun Öyküsü

AMC TV‘nin, “AMC Vizyonerleri” adlı program serisi kapsamında yayımlanacak olan “James Cameron’dan Bilimkurgunun Öyküsü(James Cameron’s Story of Science Fiction) 30 Nisan’da prömiyerini yaptı. 

The Terminator, Avatar gibi birçok klasikleşmiş bilimkurgu filminin yönetmeni Cameron, program boyunca bulabildiği herkesle konuşacak ve fikir alışverişinde bulunacak; 

türün geçmişi, bugünü ve geleceği masaya yatırılacak.

Cameron’un birçok filmi bilimkurgu kategorisinde sınıflandırılıyor ve bu da kuşkusuz yönetmeni tür üzerinde söz sahibi yapıyor. 

Ayrıca kendisi, türün belli başlı dönüşüm noktaları olduğuna inancını da sık sık vurguluyor.

Maymunlar Gezegeni (1968)

Yönetmen konuyla ilgili olarak verdiği bir röportajda şunları söyledi: “Bilimkurgunun ana akım haline gelebilmesi için belli bir dönüşümden geçmesi gerekiyordu. 60’lı ve 70’li yıllarda bilimkurguda çoğunlukla distopik hikayeler vardı. Ayrıca o dönemin genel bilimkurgu akımına pek uymayan Soylent Green, Maymunlar Gezegeni gibi filmler de çekildi. Bana kalırsa bu gibi örnekler dönüşümün ilk sinyalleriydi. Sonra George Lucas geldi ve bilimkurguyu içine düştüğü bu tuhaf suçluluk duygusundan kurtardı; bilimkurguyu daha eğlenceli bir hale getirdi.”

Lucas, Star Wars evrenini dünyaya sunduktan sonra, Cameron’un tabiri ile bilimkurgu “neo-mit“e dönüştü. 

Artık Transformers, Marvel ve DC’nin süper kahramanları gibi mit karakterleri de bu kategoriye girer oldu. Günümüzde bilimkurgu sinemasını temel olarak yönlendiren yapımlar, aynı zamanda çok para kazandıran bu tip yapımlar haline geldi.

Cameron’un bu değerlendirmesi pek karşı çıkılacak gibi değil. 2017’nin en yüksek bütçeye sahip filmlerine baktığınızda, ilk 10 filmden beşinin çizgi roman uyarlamaları ya da Star Wars yapımları olduğunu görüyoruz. 

Ancak Cameron, saf bilimkurgu filmlerinin de olduğunu kabul ediyor ve, “Sanırım televizyon, 60’lı ve70’li yıllardaki sinema akımının yerini almaya başladı. Televizyon artık sinemayla yarışabilecek büyük bütçeli yapımların yer aldığı yeni bir mecra haline geldi,” diyor.

Yönetmenin özellikle farklı bir noktaya koyduğu TV programı ise Netflix’in Black Mirror‘u. “Nereye gidiyoruz, teknoloji bizi nereye götürüyor? Bu sorulara ustalıkla cevap veren Black Mirror, yakın gelecek bilimkurgu yaklaşımının mükemmel bir örneği,” diye belirtiyor ve ekliyor: “Bazı başarısız bölümlerine rağmen bence oldukça iyi bir seri.”

Cameron ayrıca, ikinci sezonu yeni başlayan ve ilk sezonu ile sekiz Emmy Ödülü kazanan Hulu’nun Handmaid’s Tale‘i için de önemli bir değerlendirmede bulundu: “Distopya literatürü her zaman olduğu gibi bilimkurguda yerini korumaya devam ediyor.”

Sinema ya da TV olsun, bilimkurgu hikaye anlatımında hala yeni şeyler bulmak mümkün mü? Cameron’a göre konunun kendisi kadar nasıl işlendiği de çok önemli ve yenilikliler de tam bu noktada ortaya çıkıyor.

Kaynak: bilimkurgukulübü.com

Bir cevap yazın

GIPHY Uygulama Anahtarı Ayarlanmadı. Lütfen Kontrol Edin