Oli Solşer’e bir şans ver

Hoca konusunda ne iyimser ne kötümserim. Los Angeles’taki yangınlar yüzünden evden ve işten uzak olduğum için vaktim vardı, hoca hakkındaki bütün online değerlendirmeleri okuma fırsatım oldu. Öncelikle hocanın adının doğru telaffuzunun Solşer olduğunu belirterek başlayayım (kendisine Ole (Oli diye okunuyormuş) denmesini istemiş İngiltere’de telaffuz edemedikleri için). Beklediğimiz tarz ve/veya kalibrede bir hoca değil ama vasıfsız bir hoca olmadığı da açık. Molde’de harikalar yarattı. Özellikle takımın genç omurgasının gelişimine büyük katkıda bulunduğunu özel olarak ilgilenip geliştirdiği Haaland uzun uzun anlatıyor. Mesela topa kafa böyle vurulmaz deyip adama şahsi olarak kafa vurmayı öğretmiş ve Haaland beni çok geliştirdi diyor. (gerçi sözüne güvendiğim Mustafa Demirtaş Haaland’ı Galatasaray için raporladığı dönemde ole’nin defansif oyunu yüzünden Haaland’ın potansiyelini gösteremediğini iddia etti.) Ferguson sonrası Manchester‘ın yarışabildiği tek dönem de onunla. Manchester United‘da çok daha başarılı olabilirdi ama Manchester’ı bir dünya kulübü olarak satın alıp yerin dibine batıran milyarder sahipleri her zaman olduğu gibi işleri berbat ettiler (kulübün zengin birilerine satılmasının otomatik olarak başarı götüreceğini düşünen saf taraftara gelsin). Adamın istediği transferler ya hiç yapılmamış, ya da eksik yapılmış. En sonunda da sistemine ve oyun tarzına hiç uymayan Ronaldo’yu getirmek ve takımı sabote etmek gibi tam Türk yöneticilere yakışan bir hamleyle adamın mezarına çivi çakmışlar. Ama Manchester United bloglarında hala adamın oynattığı akıcı hücum futboluna özlem var. Kariyerindeki en kötü dönem Cardiff City’i çalıştırıp sezon sonunda küme düştükleri dönem. o dönem hakkında çok bilgim yok. Tabii ki kariyerinde çok kötü bir leke ama açıkçası Cardiff zaten asansör bir takımdır. Senelerdir takım çalıştırmamasını büyük bir handikap olarak görüyordum. Bir tane teklif mi almaz diye isyan etmiştim ilk açıklandığında. Hala bu konuda şüphelerim var ama Danimarka milli Takımı’nı reddetmiş bu dönemde. Aileme vakit ayırmak ve dinlenmek istiyorum diyerek. Umarım bizi kabul ederken gerçekten para dışı motivasyonları ağır basmıştır, zaman gösterecek. Açıkçası iki senedir bataklıkta çırpındıkça daha çok batıyor gibiyiz, biraz sakin olmak en ihtiyacımız olan şey. O yüzden bekleyip görme, yönetime ve hocaya zaman verme taraftarıyım. Bu yapılan yanlışları eleştirmeyeceğim anlamına gelmiyor. Bu yönetimin şu ana kadarki gidişatını, özellikle de bir sportif akıldan yoksun bir halde neye dayandığı belli olmayan kararlarla iş yapma tarzını, pek hayırlı bulmuyorum. Ama dediğim gibi bekleyecek ve eleştirel bir mesafeyle destek olacağım.