Ali B. - Mikel Arteta
- 42 yaşında
- Futbolculuk kariyerinde Barcelona, PSG, Arsenal, Everton, Glasgow Ranger gibi kulüplerde oynamış
- Sonrasında antrenörlüğe başlamış
- Arsenal ile Premier Lig’de maç fazlasıyla lider
- Daha önce hiçbir takımda aktif olarak menajerlik yada teknik direktörlük görevi almamış
- Yardımcı Antrenör olarak M. City’de görev yapmış (https://www.transfermarkt.com.tr/mikel-arteta/profil/trainer/47620)
- 2019’dan beri takımın başında
- Belki de bu sezon Premier Ligi göğüsleyerek şampiyon olacak
- Xavi Alonso
- 42 yaşında
- Futbolculuk kariyerinde Bayern Münih, Real Madrid, Liverpool, Real Sciedad gibi kulüplerde oynamış
- Sonrasında antrenörlüğe başlamış
- Bayer Leverkusen ile ligde 42 maçtır yenilmeyerek lider
- Daha önce hiçbir takımda aktif olarak teknik direktörlük görevi almamış
- Real Sociedad B ve Real Madrid’te alt yapı antrenörü olarak görev yapmış (https://www.transfermarkt.com.tr/xabi-alonso/profil/trainer/63052)
- 2022’den beri takımın başında
- Bu sezon şampiyon oldu
- Nuri Şahin
- 35 yaşında
- B. Dortmund’la Bundesliga’da 5. sırada
- Futbolculuk kariyerinde Real Madrid, Liverpool, B. Dortmund, Feyenoord gibi kulüplerde oynamış
- Gittiği her yerde saygı görmüş, tüm takım taraftarları tarafından saygı gösterilmiş bir oyuncu
- Daha önce Antalyaspor’da teknik sorumlu olarak görev almış ve bu ligdeki kaos ortamına hakim
- Şuanda B. Dortmund’un yardımcı antrenörü (https://www.transfermarkt.com.tr/nuri-sahin/profil/trainer/96813)
- B. Dortmund’a geçtikten sonra takım 9 galibiyet 3 mağlubiyet ve 3 beraberlik almış ve Ligde beşinci sırada.
Yukarıdaki örneklere bakınca ilk defa yönetimin doğru bir şey yapmaya çalıştığını, gelecek sene değil de ondan sonraki seneleri düşünerek hareket ettiğini, bir planlama girişimi olduğunu düşünüyorum.
Biz niye Arteta’mızı yada Alonso’muzu çıkartabileceğimizi düşünmüyoruz ki? Niye illa artık batması yaklaşmış güneşlerde, çıkılamayacak denli dik ve sarp yalçınlarda gezmeye çabalıyoruz?
Neyse, sağlıcakla..
Kesinlikle, kaşe imza🤍🖤
Bu konuda sana katılmıyorum Ali hocam bence bizim önce Musrati deki cevheri keşfeden arkadaşı bulup transfer işinden el etek çektirmemiz gerek. Derdimiz yapilanmaysa bilic ya da Kuntz yarissa yavru luce diyorum
Tabi ki hocam katılmayabilirsiniz, görüşünüze saygı duyuyorum. Musrati konusunda ayrı bir yazı yazmayı planlıyorum. Bizim alışkanlığımız Atiba, her yere koşan bir oyuncu olması nedeniyle aynı oynayan bir oyuncu arıyoruz ancak şuanda elde olan takım, takım savunması yapmıyor. Bölgesel savunma da beceremiyor. Kısaca takım halinde savunmayı beceremiyoruz. Bu da doğal olarak oyuncuyu kötü gösteriyor. GS mesela alan daraltarak oynuyor, yaptıkları sertliklere de göz yumulunca Mertens 50 metrede koşup oynadığı için yorulmuyor gibi görünüyor. Biz bunu bu sezon hiç yapamadık mesela. Her sonlandırmadığımız atakta yada ileride top kaptırdığımızda 60 metre geri koşuyoruz. Doğal olarak oyuncu hem yoruluyor hemde konsantrasyon kaybı yaşıyor. Daha detaylı anlatırım bir ara ama daha önce de devre arası transfer döneminde söylediğim gibi bu takıma kimi alırsan al vasat görünecektir diye. Musrati yanında ayağı biraz düzgün box to box oynayan 8 olsun, çok başka oynar.
Ali abi o Aston villaya bırakılan puanla bitti o iş. Citynin tek hedefi Premier Lig kaldı. Kalan maçları bir nebze kolay hepsini kazanır. Bu şampiyonluğu da arsenale yedirmez. xabi alonsoyu tebrik etmek lazım harika işler yaptı. Bence geçen seneki leverkusen hocasının ekmeğini yedi ( ironi ). Biz madem yardımcı antrenör arıyoruz o zaman ancelottinin yardımcısını alalım ligde şampiyon oldular CL yi de alacaklar sürpriz olmazsa. Yani Guardiola nın herhangi bir yardımcısı da olur. Ama Allah aşkına Beşiktaş maçlarına gelince kendi kendisini yiyip bitiren ortamı geren GS maçlarına gelince maç satan sesi çıkmayıp kulübede oturan adamları Beşiktaşa antrenör olarak düşünmeyin..
Edu biz seninle neredeyse her konuda ters fikirlerde oluyoruz, sanırım bunda da öyle olacak. İstesekte istemesekte futbol atletizme, akademisyenliğe ve bilimselliğe hızla evriliyor. Mourinho ile başlayan süreç git gide daha da artarak devam ediyor. Alonso ve Arteta futbolculuk kariyerlerini sonlandırdıkları gibi akademisyenliğe geçtiler. Lisanslarını da kolay yolla değil zor yolla aldılar. Nuri’de aynı şekilde. Türkiye’de Ankaragücünün başında TFF’den tek kursla UEFA B-A Karma Kursta Lisanslarını alan Emre var. Yurt dışında B-A lisansını karma denilen garabet bir kursla alma şansın maalesef yok. Nuri’de Lisansını yurt dışında tamamladı. Bana kalsa Mario Gomez’de olabilirdi ancak lisansı yokmuş, o da bu sene Leipzig yardımcı antrenörüydü, Uefa B’yi de bu yaz tamamlar büyük ihtimalle. Bak bende mesela UEFA B var, A için sınavı geçtim, hem de İngiltere’de, bana Türkiye’de önerdikleri maaş 18.000 TL. Temmuz sonrası burada çalışmaya başlayınca alacağım haftalık ücret onu geçecek büyük ihtimalle. UEFA B lisanslı Devin Özek’i Leverkusen’den scout olarak almaya çabalıyoruz şimdi mesela. Biz artık üretmeye gitmek zorundayız, üretmeyip tüketen bir takım olduğumuzda sonu hep hüsranla bitiyor. Görüyoruz.
Ancelotti eski klasik dönemin son teknik direktörü. O yüzden yardımcılarından birinin yeni sistemde başarılı olabileceğini sanmıyorum. Guardiola hep en iyi takımlarda teknik adamlık yaptı, daha aşağı takımlarda görmedik, büyük ihtimalle göremeyiz. Onun için yardımcılarının neler yapabileceği konusunda bir fikir üretmek zor. Eğer bir sistem kurulacaksa ve sistemde ısrarcı olunarak başarı aranacaksa yardımcı antrenör vs bakmamak lazım. Bir şeyleri üretmemiz, yeniden kurmamız ve bunu devam ettirmemiz lazım.
Yoksa mevcut kollamalarla, zoraki ittirmelerle, ağar abilerin destekleriyle devam edenlere karşı şansımız yok. İstediğin kadar transfer yap, istediğin adamı getir, sistemin iyi olup iyi bir şey ortaya koymadığın müddetçe onları geçemezsin. Feda ile bir kez bir sistem denendi, başarılı oldu, 3 yıl sancısı çekildi, 4. sene başarı geldi. Bunu bir kez daha tekrarlamak gerekiyor.
Ters fikirler iyidir abi 🙂