içinde ,

dün neden yazamadım.

Değerli kartal ailesi ve Üstatlar , 

hemşirenin katerterimden kan aldıktan sonra yıkamaması sonucu katerterim tıkandı. tedavinin devam etmesi için. sol koldan damar yolu açtılar .  ve kolunu sakın oynatma dediler. sağ kol sakat.çalışan sol kol.bu yüzden onca değerli yoruma cevap yazamadım.bu vesile ile sağlık durumum hakkında bilgi vereyim.

covid delta savaşını kazanmak üzereyiz. aslında savaş meydanında savaş bitti. meydandan kaçan sağa sola saldıran guruplar var.bi yandan zarar vermek istiyor bir yandan ”ulan cillop gibi vücut bulduk 102 kilo.vücut kan üretmiyor bu demektirki savaşacak asker sayısı az.vurup çıkcaz derken adam Beşiktaş lı çıktı. Sergen Yalçının 13 askeriyle kibirator imparatorluğunu yenmesi gibi. mevcutlarla mikti attı hepimizi… şimdi haber geldi böbrek kısmında hüsmen abi giller var DİLTA olmaya çalışıyorlar daaa adam sağlam kardeşim.yapcak bişi yok ayın 17 sinde vercez NEGATİFİ.. ondan sonra kanserlemi mücadele eder kansızlıkla mı.safra kesesindeki taşlarlamı büyümekten patlıyacak dalaklamı yoksa yağlanmış büyümüş yarısı kanserli karaciğerlemi.”

kısaca durumum bu.

naçizane ufak bir konuya değinmek istiyorum. ben hayatımda ilk kez ama ilk kez başımdan geçenleri bu kadar uzun yazıya döktüm. onuda içimden geldiği gibi yazdım.takdirleriniz için sonsuz teşekkürler.

elbet bende şaşkınım.obazı şeyleri bu kadar net hatırlamak.hani ölmeden önce hayatın filim şeridi olur ya.benimkisi üstüne üstlük full HD…

hani bazı gazeteciler siyasiler hapse girince yazar en güzel romanlarını kitaplarını. sebebini en iyi anlayanlardan oldum.

iki senedir hapisteyim sanki.onlar işkence gördü ilk baş ben sırt bölgeme saplanmış bir bıçağın acısı gibi kanser ağrısıyla. onlar arada uyudu mu bilemem , ben uyumadım 8 ay gün 24 saat.her dakikam inlemeyle geçti.  2 günde bir sadece beyin iki saatliğine kendini kapıyordu.işte o bayılmakmıydı uykumuydu bilemem.ama işte yaşatıyordu beni..

hapistekiler nihayet hücre odalarına girdiğinde o gün o dakka yazmaya başlayamaz kitabını. önce dinginleşecek.dışardayken kalamadığı yalnızlığın beynindeki tüm hücrelere birşeyler yapmalısın enerjisiyle dolacak ondan sonra başlar yazmaya…

Bende iki senede beyni ne kadar dinlendirmişsem.akıyo mübarek… birazda ortam tabi.. geceleri sepsessiz hastane odası. eşim refatçi koltuğunda uyuyor. (onun orda olduğunu bilmek yaşatıyor beni) ben bu huzur ortamında Sverrison üstattan almışım emri.yazmaya çalışacağım. dokunabilirsem iç dünyanıza, katabilirsem yüzünüze ufak bir tebessüm..bazende hayatın gerçeği yürek acıları ki ders alınması gerekenler.

tabi farkındayım noktalama çoğu yerde yok. bazen bazen yazım hatalarını çok yapıyorum. ama dostlar sizler 3-5 on parmak yazarken ben açıyorum ekran klavyesini tek tek harf bulup basıyorum. vallahada tillahada ne facebook ta ne twitter da bir parağrafı geçen paylaşımım yok. çoğu arkadaşın doğum gününü alttan beğendiğim bir kutlamayı kopyala yapıştır yapıyorum…

Sverison üstat yazıları komşun yazmıştır diyorsun ya.. komşu odamda beyin kanaması geçirmiş covidli.Rabbim şifasını versin. sen olayı komşuya bağlama istersen… görünmezler aleminden saygı duyulan üstat bir dost emir verdi uzuun uzuun yaz ben okurum. kıramam seni.. yazarsam da senin nezninde tüm kartal yorum ailesine layık yazmak isterim.

sabah oldu.tedaviler başlıyacak. gününüz aydın olsun.

 

 

Bir cevap yazın

GIPHY Uygulama Anahtarı Ayarlanmadı. Lütfen Kontrol Edin

  1. Garip bir bağ mı kuruldu aramızda seninle, vallahi bilemedin @bodo..
    İnan bana, dün bir ara bir düşünce gelip yerleşti içime..

    “Ulan arkadaş, biz bu adama yaz dedik, evet..
    Bu adam da insanı hayretler içinde bırakacak güzellikte yazılar döktürüyor, ona da evet..
    İyi de, bu yazmalar çizmeler adamın tedavisine zarar vermesin?..
    Tamam eyvallah, biz okuyoruz keyfimiz yerine geliyor.. da, bu adam bu işten bir zarar görmesin?..” diye düşündüm durdum, koca gün..
    Doğruymuş bak..???

    Ya hocam, canım arkadaşım, aman diyim, o kolunu düz tutman gerekiyorsa, düz tut, gözünü seveyim..

    Çünkü o yediğin serumlar ve içine enjekte ettikleri ilaçlar senin tedavin için çok önemli..?

    Yan komşu konusunda ısrarlıyım, hiiç kusura bakma..?
    Yok, adam hastaymış..
    Efendim, beyin kanaması geçirmiş miş anlamam..
    (Ona ve refakatçilerine de yürekten sağlık ve şifa diliyorum..?)

    Benim diyen edebiyat öğretmeni yazamaz senin kadar..
    İnan bana, harikasın..

    Noktalama işaretleri konusunda da şu kadarını söyleyeyim sana.
    Dünya edebiyatında James Joyce’un; Türk Edebiyatında da sevgili Oğuz Atay’ın, kitaplarında, sayfalar sayfalar boyu noktalama işareti kullanmaksızın yazdıkları bölümler mevcuttur..
    Ve bu eylemler sansasyonel bir ilgi görmüştür, bütün çevrelerde..

    Sen o akıcı üslubunla yaz yazabildiğin kadar.. Gereken yerlere biz koyarız gereken noktalama işaretlerini..??

    Bitiriyorum:
    Lütfen tedavine dikkat et..?
    Kendini -sakın- yorma..?
    İlk iki kurala uymak kaydıyla yaz yazabildiğin kadar, biz okuruz..??
    Yan odada (ve aslında bu zamana kadar yüreğinde) yatmakta olan edebiyatçı konusunda ısrarlıyım..?
    Ona da sevgilerimi iletmeyi unutma???

    Ve son olarak, saygıdeğer hatununa da fazlasıyla hak ettiği saygılarımızı ilet lütfen..

    Senin için sağlık, şifa ve dayanma/direnme gücü diliyorum Yüce Allah’tan..

    Sevgilerimle..
    ??????????
    ??????????