Enteresan İşler

Enteresan işler…

Takımda bugün oynamayan oyuncuların tamamının Fransızca konuşuyor olması enteresan..

Onur yeteneksizdir, olabilir, Beşiktaş forması altında ve Beşiktaş’ın o an sahada olan oyuncu olması nedeniyle ıslıklanmasını doğru bulmuyorum, zira o kadar sakata (!) rağmen çıkıp elinden geleni yaptığını düşünüyorum. Yeteneği, becerisi, yapabilecekleri bu kadardır. Mücadele etti mi? Bence etti. Neden Onur yuhalanırken garip karın ağrıları çekenler sorgulanmıyor enteresan..

Son 4-5 maçtır genel olarak oyuncularda bir koşamama ve aşırı yorgunluktan oynayamama sorunu vardı. Bugünkü takıma baktığımızda koşma ve oynama çabası ile ilgili hiçbirinin sorunu yoktu. Ancak kadroda olmayanların ne durumda olduğu konusunda tam bir bilgimiz yok. Zira yakın zamanda takıma katılan bir kondisyoner ve bir de taktisyenden hemen sonra bu kadar sakatlığın iki açıklaması var:

1-Takım bundan öncesinde doğru düzgün bir kondisyon çalışması yapmayıp 5’e 2 antrenmanlarla günü tamamlayıp maça çıkıyordu ve biraz kondisyon çalışınca sakatlanmaya başladılar ki bu da oyuncuların kendilerine bakmadığını ve takımın sadece idare edildiği, hatta çalışmadığını gösterir.

2-Belki de doğru düzgün taktik çalışması yapılmadığı için oyuncular zihnen boşa düştü ve yeni taktikleri kendi oyunlarına uygun bulmuyorlar ve bundan dolayı oynamıyorlar.

Her ikisi de fecaat bir durum olmakla beraber bugün neden bu kadar geride olduğumuzu gayet iyi açıklıyor. Öte yandan bunun spor camiası açısından hiç dillendirilmemesi ayrı bir enteresan…

Hakemlerle ilgili konuşmaya gerek var mı bilmiyorum da sezon başından beri çok çok enteresan kararlar veriliyor, var denen sistem bizim maçlarda devreye girmiyor. Zira eğer oyuncuya yanlış kırmızı kart gösterildiyse var hakemi çağırır kırmızı kartı iptal ettirebilir ancak bugün Hacı Ahmet’in ikinci sarısı sarı bile değilken var uyudu. UEFA’nın bu kadar yanlı kararlar alan ve hatalı bir şekilde vara çağırmayan hakemlerin UEFA lisansları ile ilgili karar almaması da bir o kadar enteresan..

Ayrıca her ne kadar koruyup kollananlardan biri olsa da dün Pendik maçında lacivertli olanın son dakika penaltısı verilmeyince bugün aynı karar ve aynı penaltı çalınmama olayı bize de yansıtıldı. Zaten Rize’de de benzer bir şekilde  kırmızı olanı bu şekilde bir gol bulmuştu. Herhalde futbol kuralları Türkiye için değişti ve artık arkadan itme bir faul olarak değerlendirilmemeye başlandı. Enteresan.

Dedim ya yazı başlığında enteresan işler diye daha bu gördüğümüz bu işin lelesi, hele birde şampiyonluk yarışı kızıştığında o zaman lolosunu göreceğiz.

Yiyin birbirinizi, yakın ortalığı. Su veren itfaiyenin hortumunu gibsinler. 

Bu arada..

Bir çift söz de yönetime edelim. Yeri geldi destek olduk, yeri geldi mantıklı da bulduk bazı kararlarınızı.. da be abiler, kendilerini yönetici addedenler..

Aday olmaktan bahsedip hala biz yaparız laflarını etmekten de geri durmuyorsunuz. Kapalı kapılar ardında kimlerin ne hesaplar yaptığı ortada. Daha sezonun başında Beşiktaş lige ve Avrupa’ya havlu atmış durumda. Kupadan ümidi olan taraftar da yok neredeyse. Velev ki aday oldunuz ve velev ki kendi üye yaptığınız kongre üyeleri sizi seçti ve tekrar başa geldiniz diyelim. Ne olacak tribünlerin ateşi? Taraftarlar aa bak hakkıyla seçildi deyip susacak mı sanıyorsunuz? 

İstenmiyorsunuz artık. Kendi isteğinizle çekilin kenara yoksa bu inatlaşmanın sonu kötüye gider. Aslında bunu sizde bildiğiniz için, sanki buradan bakınca da amacınız buymuş gibi geliyor bazen bana. Taraftar kulübe ve stada küsecek, Beşiktaş yalnız bırakılacak ve siz istediğiniz atı koşturacaksınız gibi bir ümidiniz varsa, o iş zor. Stada almasanız etrafında, olmadı ağaçlı yolda, olmadı akaretlerde, çarşıda veya deplasmanda… Yine karşınızda bulacaksınız. 

Zamanında bakanlıkta çalışırken bir abim bana; ‘İnsanlar yaptıkları iş yüzünden ya anısıyla, ya anasıyla anılır. İyi çalışan yâd edilir, ne iyi adamdı denir anısıyla anılır, kötü çalışanında anasına kadar küfür edilir. İşini konuştur, yâd edilen ol!’ demişti.

Seçim sizin, seçim bizim, kulübün geleceğinin. Yâd edilen mi olacaksınız, küfür edilen mi, işte bu seçim tamamen sizindir yöneticiler. 

Hadi sağlıcakla…