İkbal..

Son 3 sezon..

Beşiktaş, ligin başlangıcından en geç 3 ay sonra lige havlu atıyor. Kalan maçlar goygoy maçına dönüşüyor. Bu da Beşiktaş’ın medyada arka planda kalmasına neden olduğu gibi, kalbi Beşiktaş’la atan taraftarın 8 ay kan işemesine neden oluyor. 

Bu heriflerden neden olmaz, neden olmuyor sorusuyla ilgili bin kez yazı yazdım. Artık yorgunum. Elim gitmiyor.

Öyle basiretsizler ki, 3 hafta önce resmi hesaptan ”1 hafta sonra genel kurul açıklaması yapacağız” diye paylaşım yapıyorlar, dünkü Galatasaray maçını bekleyip, olur da kazanırsak coşkulu camianın coşkusundan yararlanıp o açıklamayı kalabalığa getirir miyiz zavallılığına tutunuyorlar..

Hani elimde olsa federasyon başkanının parmak sallayarak tribünü terk ettiği anda koltuğuna sinip kalan başkanın suratına tükürürüm.. Ama yok.. Dünkü maçtan sonra ekrana çıkardıkları beyefendi ”Ağır konuşurum ama PFDK’lık oluruz” açıklamasını yapabiliyor..

Bir TFF Başkanı var güzel kardeşim. Her şeyiyle sana savaş açmış. Söylemleriyle, hareketleriyle seni aşağılıyor. Dünyanın sayılı statlarından birini sırf sana olan düşmanlığından şampiyona listesine eklemiyor. Hakemler eliyle seni sahada ve saha dışında bitirme cüretine soyunuyor. Medya, bilinçli bir şekilde seni görmezden geliyor, iki rakibini dev aynasında gösteriyor, kasıtlı olarak ”3 büyükler” tabirini kullanmıyor..

Sen napıyorsun?? Mektup yazıyorsun abicim.. İşin daha acı kısmı, yazdığın mektuptan dolayı da ceza alıyorsun..

Beşiktaş’ın bu açıktan maruz kaldığı savaşa HAYIR diyebiliyorsanız kalın. Mıy mıy yaparak 3 yıl daha kulübü yönetme hevesiniz varsa defolup gidin. Ağzımı bozuyorum, mazur görün..

Ferhat’ın yazdığı yazıya şöyle bir eklenti yaparak noktalıyorum..

Beşiktaş’ı yönetecek kişilerden beklentilerim şunlardır.

1. Ticari ilişkileriniz, kişisel ikballeriniz, tepeyle olan ”aman tadımız kaçmasın” edasındaki tutumlarınız baskınsa, kulübün önünden geçmeyin. 

2. Beşiktaş iletişim belasından çok şey kaybetti 4 yılda. Anlık doğru reaksiyonları ”UYGUN TONDAN” derhal yapabilecek, kulübü ilgilendiren, kulübü tahta kurdu gibi içten içe yiyen mevzuları tahtalar çürümeden taraftar ve medyayla paylaşan, çözüm ve Beşiktaş markasının yüceltilmesi mottosuna sarılan bir iletişim ekibiniz yoksa uzayın..

3. Sosyal medyadaki gürültü ya da isteklere kulağını tıkamayı bilen, bu gürültülere de lafla değil, icraatle yanıt verebilecek olan baş tacıdır.

4. Yol haritası olmadan uğramayın kulübe. Bu kulüp yapılanacak mı, yarışacak mı? Onana gibi zırvaları getirip ne yarışabilen ne de yapılanabilen bir kulüp haline getirmeyin takımı.

5. Bu camia, FEDA sezonunda bile mayıs ayına şampiyonluk iddiasıyla girdi. Beşiktaş’ın ne demek olduğunu, büyüklüğünü ve azametini bilen gelsin. Tek meziyetiniz dürüstlükse, Allah aşkına vakıf kurun.. Üyeniz olmazsam Fenerli olayım..