Kalbimizden beynimizden geçenler

Dilimize farklı yansıyıp, dudaklarımızın arasından farklı kelimeler ve tonlarla dökülüyor olabilir. Herkesin kendince bir fikri vardır ve diğerleri mutlak suretle saygı duymalıdır. Bu yadsınamaz bir kuraldır, gelişmiş toplumların. Ama şurayı da atlamayalım. Benim özgürlüğümün bittiği yerde senin özgürlüğün başlar. Elestirebilirsin ki bu çok doğal. Ama ağzından salyalar saçarak hakaret edemezsin. Necip topu kaptırır ama hakaret edemezsin. Ersin hatalı golleri yer ama hakaret edemezsin. Bunları oynatan hocaya da hakaret edemezsin. Doğranmalara sesini çıkarmayan ve basiretsiz kalan yönetime de hakaret edemezsin. Edemezsin, edemem, EDEMEYİZ! Kısaca ne olursa olsun bu renkler için emek veren kimseye HAKARET EDEMEZSİN. Eleştir sabahlara kadar sonuna kadar hakkın. Elime doğmuş evladım bazı şeyleri eleştiriyor, haklı veya haksız ama ben baba sıfatımı kenara bırakıp dinliyorum söylediklerini. Ve doğum yılını, bilgi birikimini de bir kenara bırakıp değerlendiriyorum. Bizim tepkimiz eleştirenlere değil, işi hakarete, yakıp yıkmaya götürenlere. Yıkıcı değil yapıcı olduktan sonra bir milyon eleştiri mesajı okuyayım hepsinin altına tebriklerimi yazarım. Yeter ki işin özü Beşiktaşımızı düşünmekten geçsin ve altını çizelim saygı çerçevesinde olsun. Yoksa olanları, yapılanları üç aşağı beş yukarı görüyor tüm gözler. Prime Barça futbolu oynamadığımızı şu an biz de biliyoruz. Ama kimse oynamıyor. Çok övülen Fenev pozisyona giremeden Konya’ya yenildi 2 hafta önce. Cincon zaten leşspor şu an. Uyahaspor ise Avcı lanetine startı verdi. Yeni sözleşmeyi kaptı takımı serbest düşüşe geçirdi bile. Biraz sağ duyu, biraz sabır sadece. Yan yana durmazsak tek tek hainliğin rüzgarına kapılır gideriz. Hainliğin rüzgarı de hep sert eser bu ülkede!