içinde

Makale: Süper Lig Fikstür Çekim Sistemi ve Defektleri

Önümüzdeki salı günü 2021-2022 sezonu süper lig kura çekimleri gerçekleştirilecek. An itibarıyla her sene bu dönemde olduğu gibi kura çekim sistemi ile ilgili eleştiriler “top” noktaya ulaşmış durumda.. 

“Peki neden böyle oluyor” sorusunun cevabı sistemi yakından incelediğinizde kendiliğinden ortaya çıkıveriyor..

Çünkü hali hazırda uygulanan sistemi kuradan daha ziyade “atama” olarak adlandırırsak yanlış olmaz herhalde.Ülkemizde yaklaşık 30 yıldır uygulanan otomatik yöntemli “fikstür çekimi”, aslında fikstürün önceden belli olduğu ve kulüp temsilcilerinin sadece ilk hafta tablosundaki yerlerini kurayla belirlediği bir sistem, bir nevi  “atama” sistemi…

Aslında işin doğası gereği hiçbir yerde, 18-20 takımı bir kaseye doldurup fikstürler eşit şekilde belirlenmiyor. Belli kriterleri gözetip sonrasında kura yöntemine başvuruluyor.. Ancak burada kritik nokta sonrasında düzgün bir uygulama yapabilmekte..

Mesela İspanya ve İtalya’da da bizimle benzer sistemi kullanıyor, oralarda da birinci hafta fikstürü belirlendiği anda zaten 34 haftalık (ya da takım sayısına göre 38 haftalık) fikstür de belirlenmiş oluyor. 

Kağıt üstünde fikstür çekimi dediğimiz şey  yalnızca bir kâsenin içine 1’den 18’e kadar topların konulması (bu sene 20 oldu tabi) ve 20 kulüp temsilcisinin sırayla gelip birer top çekmesinden ibaret olarak görülüyor…

Ancak detaya indikçe işler biraz daha değişiyor..

Zira Sistemi daha yakından incelediğinizde 1 takım dışında geri kalan takımların fikstür olarak birbirini takip ettiğini ve aynı maç sırasını izlediğini görebiliyorsunuz. (Geçen sezon 21 takımlı bay-sistemi uygulandığından daha önceki senelerden örnek vermek daha doğru ve anlaşılır olacaktır sanırım) Örneğin, 2019-2020 de Beşiktaş bir önceki hafta Sivasın oynadığı takımlarla, Fenerbahçe Malatya’nın oynadığı, Trabzon Başakşehir’in, Galatasaray da Ankaragücü’nün oynadığı takımlarla oynadı… Diğer senelerde de bu durum böyleydi, 18 takımın 17’si ligde aynı sırayı izlerlerken, matematiksel nedenlerden dolayı sadece serbest fikstürü çeken tek 1 takımın fikstür programı farklı oluyor.. 2019 da bu takım Göztepe idi mesela.. Bu yüzden sezon sonu ve başındaki karşılaştığı takımlar hariç, diğer takımlar Göztepe ile içeride karşılaştığı haftadan bir sonraki maçını yine iç sahada oynamıştı.. 2hafta üst üste iç saha yani ?

Aslında buraya kadar yine de çok büyük bir anormallik yok diyebiliriz. Fikstürün takip esasına dayanıp dayanmaması, yerel bir tercih, ülkemizde bu sistem tercih ediliyor ve sistem bunu gerektiriyor. 

Sonuçta her ülke uyguladığı sisteme bazı kriterleri dahil edebiliyor. 

NBA bizim kullandığımız sistemi tercih etmiyor mesela; Noel, Halloween, Avrupa saati gibi detayları göz önüne alarak fikstürü elle atıyor. 

İngiltere veya Almanya da da farklı bir sistem sürdürülüyor. Premier Lig yönetiminin fikstür öncesi bazı kriterleri devreye sokuyor:

—Bayramda-tatilde-Noel’de derbi maçlarını ekrana koyma kriteri

—Bir takıma 3 maç üst üste deplasman gelmemesi kriteri

—İki ekibin peş peşe birbiriyle oynamaması kriteri.. gibi bazı kriterleri mevcut. Bu kriterler sonrasında karışık fikstür uygulanıyor. 

Almanya da benzer şekilde bazı kriterler belirlemiş, kalan kurayı bir bilgisayar yazılımına çektiriyor.

Ancak asıl önemli olan nokta, kriterlerin devreye sokulmasından sonrasındaki kuranın serbest, karışık ve adil bir sistemle gerçekleşmesi.. 

Biz de sanırım burada problem var..

Sistemi yakından incelediğinizde, Derbi maçları ile ilgili ilginç kriterlerin mevcut olduğunu görüyorsunuz.. 

—Bizde nedense İlk 5 haftaya, milli maçlardan önceki haftalara derbi maçı koyulmama kriteri var mesela.. 

Geriye zaten belli haftalar kalıyor.. İngilteredeki derbi maçların özel günlerde olması kriteri referans alınmaya çalışılmış bizde de ancak onlarda bu maçlara yazılabilecek 7-8 takım varken bizde sadece 3 büyükler bu maçlar için kuraya giriyor.. kombinasyon sayısı çok az, Dolayısıyla her sene aynı tarihlerde aynı takımlar oynamak durumunda kalıyor.. Hep aynı fikstürler oynanıyor Ve haklı olarak bu durum kamu oyunda şüphe uyandırıyor. 

—Bir diğer nokta, derbi maçlar hep 33.haftaya denk gelmesi. Yaklaşık 30 yıllık otomatik kura çekimi sisteminde tam 15 kez 33’üncü haftada derbi oynanıyor, şaka gibi ? 

Bu yıllarda ilk 4 haftada yalnızca 1 kez İstanbul’un 3 büyükleri karşı karşıya gelmiş. Bazı sezonlar ilk 5 hafta bile sezonun gidişatını belirleyebiliyor. Siz otomatikman sezonun kaderine müdahil olmuş oluyorsunuz.

—Deplasman içsaha belirleme kriterleri de ilginç.. 2019-2020 sezonunu Ankara’da, 2020-2021 Sezonunu İzmirde bitiren bir Beşiktaş var, son 26 yılda 20.kez son hafta deplasmandayız. Üstüne üstük özellikle de son yıllarda hemen her sezon, son 3-4 haftaya  deplasman derbi ile giriyoruz büyük çoğu da GS deplasmanı:

“2020-21 – 40. hafta galatasaray – beşiktaş
2019-20 – 33. hafta beşiktaş – fenerbahçe
2018-19 – 31. hafta galatasaray – beşiktaş
2017-18 – 31. hafta galatasaray – beşiktaş
2016-17 – 30. hafta beşiktaş – fenerbahçe
2015-16 – 32. hafta galatasaray – beşiktaş
2014-15 – 33. hafta galatasaray – beşiktaş
2013-14 – 30. hafta beşiktaş – fenerbahçe”

—Bir de yazının başında belirttiğim, ligdeki Serbest fikstür çeken tek takım konusu.. Bu takım, özellikle ligin ikinci yarısında 6 ya da 7 kez, bir önceki maçını evinde oynamış takımın iç sahasında ikinci kez rakibi olmak durumunda kalıyor. Morallenen ya da seri yakalayan takımla oynaması itibarıyla büyük dezavantaja sahip oluyor. Ve ne hikmetse bu takım hep aynı takımlar yada benzer özelliklere sahip takımlar oluyor. Derbi maçlar nedeniyle kendi arasında kura çeken 3 büyükler için zaten serbest fikstür çıkma ihtimali yok.. Genelde zayıf olan takımlara bu “denk geliyor” ve hep bu kurayı çeken takımlar düşme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. İşin ilginç tarafı (“toplar tam karıştırılmadığından” sanırım, öyle diyelim?)son 4 yılda 3 kez üstüste Göztepe serbest fikstür çekmiş. Geçen sezondan önceki son 11 sezonda serbest fikstürün isabet ettiği 8 takım, bir önceki sezonu ya ligin dibinde bitirmiş veya ikinci ligden yeni terfi etmiş. Ayrıca 2009’da serbest fikstürü çeken Konya, 2010’da Denizli, 2013’te Mersin, 2016’da Sivas sezon sonunda küme düşmüşler. Diğer sezonlarda da bu takımlar Genelde son dakikada ligde kalmışlar. 

Velhasıl kelam..

Tüm bu verilere baktığımızda, federasyon yükselen eleştirilere karşı “Diğer Liglerde de bu sistem kullanılıyor” bahanesinin arkasına saklansa da, durumun pek öyle olmadığını olmadığını net görebiliyoruz.

Problemli, Adaletsizlik hat safhada..

Bırakalım artık şu adaletsiz uygulamaları..

Üç büyükler ilk 5 hafta ve milli maçlardan önce oynasın, zaten milli takıma toplasan 1 elin parmakları kadar bile oyuncu göndermiyorlar.. Her sene biribirinden çok farklı fikstürler ortaya çıksın.. Şaşıralım biraz.. Heyecanla bekleyelim..

Herkese eşit olunduğunda şüpheler ortadan kalkıyor.. Hikaye oluşuyor..

Ve hikayesi olan şeyler merak uyandırıyor ve talep görüyor..

Bir cevap yazın

GIPHY Uygulama Anahtarı Ayarlanmadı. Lütfen Kontrol Edin