Tecrübeler(!!)..

Kişiden kişiye değişen garip inançlar vardır..

Gerçek mi batıl batıl mı, yahut kime gerçek, kime batıl olduğu bilinmez..

Sevdiğim bir aile, örneğin, ne zaman (topluca) balık yemeğe kalkışsalar, evde büyük kavgalar çıktığından; yakından tanıdığım (10 sene kadar önce hayatını kaybetmiş olan) yaşlıca bir hanım da pazartesi günlerinde yaptığı banyonun kendine hiç yaramadığından şikayetlenirdi..

Yıllar önce sinemalarda oynamış olan “Aşk Böceği” filminde, Herbie’nin sürücüsü falanca kavşaktaki trafik lambasının kendisini, herkesten çok beklettiğinden sızlanmıştı mesela..

Yazının başlığındaki ünlem işaretli Tecrübe, bildiğimiz sözlük anlamına tersten çakan zıpır bir yaklaşıma karşılık gelmektedir..

Hani şu tecrübeyi “Hayatta yenilen kazıkların toplamından, daha doğrusu bileşkesinden ibaret” olarak tanımlayan espri manasında kullanılmıştır..

Kişisel Beşiktaşlılık tarihimde -hiç sekmeden, her defasında- karşı karşıya kaldığım en lanetli gerçek şudur: “Tekil ya da topluluk halinde, bir rakiple ağır bir biçimde dalga geçtiğim(iz) her vakit, benzer bir felaket(!!) gelip bulmuştur bizi..

Bu lanetli gerçek(??) “Para komidinin üzerinde..” söylemini ya da “Kafalarını -yalandan- gazlı bezle saran güruhun alaylarını” unutmamızı gerektirmiyor elbette..

Ne var ki ben garip kardeşiniz, hayatı boyunca, işte bu (sahici yahut batıl) inanç sebebiyle, rakiplerin düşmüş olduğu kötü durumlara yeterince gülememiş, doyasıya eğlenememiş ve rakip taraftarlarla dalga geçip, onları yerin dibine sokma işinin keyfini doyasıya çıkartamamıştır.. 

Yanılıp da bu tecrübesine aykırı bir davranış sergilediği her seferinde, “Sopası olmadığı” söylenen o Yüce Varlığın sillesiyle karşı karşıya kalmıştır..

…

Öte yandan, gs veya fener yahut ts kolay kolay küme düşmez, düşmelerine müsaade edilmez, bilmiş olun..

Rakiplerimizin sinsi olanının bu(dün) gece Kasımpaşa karşısında acınacak hallere düşmüş olmasıyla eğlenmemiz Malatya maçımızın önüne geçmemelidir..

Buna izin vermemeliyiz..

Bir şekilde denk gelip, ligin ilk yarısındaki malatya-gs maçını izleme fırsatı bulduğumda, o karşılaşma boyunca son derece arzulu, istekli, baskılı ve adeta tek kale oynamış olan gs’ın Malatya karşısında hiçbir şey yapamamış olduğuna şahit olmuştum..

Camia ve Kulüp olarak toparlanıp birlik olmayı başaramadığımız taktirde, önümüzdeki maçlarda gs’ın başına gelmiş olan hadiseyle yüzyüze kalabiliriz..

gs’a ne olursa olsun, umurumda değil..

Biz kendi işimize bakalım, önümüzdeki maç(lar)ı alalım ve kendimizı -olabildiği ölçüde- yukarılara atalım..

Dalga geçmek sadece denizdeyken, Motorlarımızı Maviliklere Sürdüğümüz vakitlerde yakışır bizlere..

Önümüzdeki ilk maçta ve sonraki karşılaşmalarda işimiz rast gitsin, 3 puan ve 3 milyon tl bizim olsun..

Gayrısı yalan..